25 Ekim 2015 Pazar

Kaç EREĞLİ Var Yurdumda ve Neden EREĞLİ İsmi ?

Belki dikkatinizi çekmiştir.
Kah bir yolculuk esnasında, kah bir atlasta yurdum haritalarını incelerken...

Marmara'da,

Tekirdağ location Marmara Ereğlisi.svg 

Karadeniz'de

ve de
İç Anadolu'nun bozkırında


hep bir EREĞLİ adında ilçemiz var.

Peki nereden geliyor bu EREĞLİ sevdası?



Ereğli adını;
 Bizans İmparatoru Herakliyüs'tan alır, bu ad ise Yunan mitolojisinde yarı tanrılaşmış bir kahraman olan Herakles'ten nam-ı diğer Herkül'den gelmektedir.

 “Heraklius” kelimesi zaman içinde Türkçenin ses yapısına uygun olarak EREĞLİ'YE dönmüştür.

Solidus-Heraclius-sb0764.jpg

Kim bu HERAKLEIOS ?


Herakleios veya Heraklius (Yunanca: Ηράκλειος, Hērakleios Latince: Flavius Heraclius Augustus) 5 Ekim 610 ile 11 Şubat 641 tarihleri arasında Doğu Roma İmparatoru olarak hüküm sürdü.

İmparatorlukta bu dönemde hissedilen Latin etkisinin yerini Yunan etkisi almıştır.Ailesinin Ermeni asıllı olması kuvvetle muhtemeldir. İmparator Mavrikios döneminde, 590 yılında Sasani tahtına geçen asi general Behram Çubin ile savaşan Roma ordusunda kilit rol üstlenen Yaşlı Herakleiosun oğlu olduğu sanılmaktadır. Savaştan sonra Mavrikios Yaşlı Herakleiosu Kartaca'da Afrika ekşarjlığına atadı. Bu nedenle Herakleios'un doğum yeri kesin olarak bilinememekteyse de Roma Afrikası'nda büyümüş olduğu sanılmaktadır. Bir rivayete göre bir delikanlıyken aslanlarla gladyatör dövüşleri yapmıştı.


Heraclius Kuzey Afrika coğrafyasında yıllarını geçirmiş, bütün Anadolu ve Kafkasya'yı karış karış gezmiş, imparatorluğun bütün Süryani kiliselerini tamir ettirdiği için süryani kronikçileri de bayağı methetmiştir kendisini. Öyle ki Büyük Konstantin haricinde imparatorluğun her tarafını bu kadar gezen başka bir imparator da çıkmamış. hatta Heraclius, Büyük Konstantin'den daha fazla yer gezmiş.

Bu gezilerinden dolayı olmalı ki Doğu Roma (Bizans demeyin İlber Reis sizi fena haşlar!!) memleketinde bir çok şehir ONUN ADI ile onurlandırılmıştır.

Bu şehirlerin adı da Türkçe ses özelliklerine binaen:

Herakle > İrakle > Eregle > Eregli > Eregliyye > Ereğli şeklini almıştır.


25 Ağustos 2015 Salı

Haritalara Olan Güveni Sarsan Projeksiyon : MERKATOR


Dünya düz degil malum...

Hani su bizlere ezberletilen sekli ile 
kutuplardan basik ekvatordan siskin olan 

-Not: Geoid derseniz ortamlarda havaniz olur!!-

yerküre,
haritacilarin kabusu olmustur.

Zira düz bir kagida 2 boyutlu olarak Dünya'yi tasimaya calisan bu insanlar icin
hic de kolay bir görev degildir, 
ölceklenebilir ve %100 dogrulukla bir cografyayi haritalamak...


Bu haritalara asinasiniz...



----------------------
Bu tür haritalar
MERKATOR PROJEKSIYONU
adi verilen bir yöntemle cizilmektedir.

Belcikali matematikci ve kartograf (nam-i diger haritaci)
GERARDUS MERKATOR 
tarafindan 1500lerin ortalarinda gelistirildi.

(saygiyla aniyoruz...)

Bu amca 1569 yilinda kendi gelistirdigi projeksiyon ile
 bir de 
dünya haritasi cizmistir..


PEKI NEDIR MERKATOR PROJEKSIYONUN ESPRISI?

Merkator projeksiyonu,
 Ekvator etrafında
 bir siferoide(https://en.wikipedia.org/wiki/Spheroidteğet olan 
ve
 bir silindir üzerine ölcekli olarak teşkil edilen bir 
silindirik harita projeksiyonudur.

 Bu projeksiyona göre
 enlemler arasındaki açıklıklar,
 herhangi bir yerdeki küçük bir sahada ölçek, 
bütün istikametlerde aynı kalacak şekilde tayin edilir.


Merkezinde bir ışık kaynağı bulunan küresel dünyanın,
 ekvatoruna 
teğet olarak geçirilen bir silindir vasıtasıyla
 harita elde edilmesini sağlayan bir projeksiyondur.

 Merkator projeksiyonuna sahip olan haritalarda
 sadece ekvatora yakın olan bölgelerde doğru sonuçlar alınır

Kutuplara doğru gittikçe şekiller bozulur. 

Örneğin 7.700.000 mil karelik bir sahaya sahip Güney Amerika ile 800.000 mil karelik Grönland adası aynı büyüklükte görünür.

Mesafeler ve sahalar dolayısıyla şekiller, kutuplar civarında aşırı derecede bozuktur.

Central Cyclindrical

Paraleller
(Bu paraleller baska paraleller aman akliniz baska yere gitmesin :)), 
birbirine parelel olmasına rağmen kutuplara doğru gittikçe araları açılır. 

60 derece paralelindeki, paralel dairelerinin birbirinden olan uzaklıkları
ekvatordakilerin iki mislidir.

 Ekvatorda 1: 1.000.000 ölçekli olan harita, 60'ıncı paralel dairesinde 1: 500.000 ölçeklidir.

 80'inci paralel dairesinde ise ölçek, 6 katına çıkar.

 Bu nedenden, 80'inci paralel dairesinden kutuplara kadar olan kısmın haritaları yapılmaz.


ve yazinin BONUSU OLARAK BIR DE VIDEO..
keyifli seyirler...



Özetle
MERKATOR PROJEKSIYONU 
budur...

Daha onlarca harita projeksiyonu var..

Bir dahaki projeksiyonda bulusmak üzere..


12 Temmuz 2015 Pazar

Konuya Fransiz kalamayan Ülkeler

Bugün 
etimoloji ve filolojinin coğrafyasına 
bir göz atacağız.



Dünyanın bir çok dilinde "anlatılan mevzuyu anlamama"yı dile getiren deyimler mevcut..

Türkçe'de bu tür bir durumla karşı karşıya kaldığımızda; Türk Dil Kurumu'na göre

§  Fransız kalmak
1) anlatılan bir konuyu anlayamamak; 2) herhangi bir konudan uzak kalmak.

“Fransız kalmak” deyimini Türkçeye ünlü sosyalist düşünür Hikmet Kıvılcımlı kazandırdigi iddia edilmektedir.
Marksizm incelemelerinde ‘üç kaynak’ olarak adlandırdığı İngiliz ekonomi politiği, Fransız sosyalizmi ve Alman felsefesi üzerinde duran Kıvılcımlı, Türkiye sol hareketleri üzerine bir değerlendirmesinde “devrimci pratiğe önem vermek ve teoriyi ihmal etmek” anlamında “Fransızca konuşmak” ifadelerini kullanmıştı. Kıvılcımlı’nın Türk solunun teoriye aldırış etmemesini vurgulamak için de “Fransız kalmak” deyimini kullandı.(Kaynak: http://t24.com.tr/haber/fransiz-kalmak-deyimi-nereden-geliyor,139126)


§  anladımsa arap olayım
tkz. “hiçbir şey anlamadım” anlamında kullanılan bir söz.

deyimlerini kullanıyoruz.

Şimdi de diğer milletler hangi milletlerin adını kullanarak "anlamadıklarını" dile getiriyor, bir göz atalım:

İngilizce'de "That's Greek to me." deyimi kullanılmakta.
Norveçliler de aynı şekilde "Det er helt gresk for meg." deyimini kullanıyor.
Diğer bir İskandinav ülkesi İsveç'te de "Det är rena grekiskan." "That is Greek to me" manasında kullanılıyor.

Bu deyimlerde ön plana çıkan husus Yunan Alfabesinin, Latin alfabesinden farklılığı...

Avrupa'nın diğer bir çok dilinde "Çince ve Çin" mefhumu kullanılarak bu durum ifade edilmektedir.

Çin coğrafyasının çok uzaklarda olması ve de dilin kendisinin çok zor öğrenilebilir oluşu, böylesine deyimlerin oluşmasında katkısı olduğu düşünülmekte..


Arnavutça "Mos fol kinezce"
Arapça ".يتحدث باللغة الصينية"
Bulgarca "Все едно ми говориш на китайски."
Felemenkce "Dat iş Chinees voor mij."
Fransızca "C'est du chinois."
Almanca "Spreche ich chinesisch?"
Yunanca "Αυτά μου φαίνονται κινέζικα."
Macarca "Ez nekem kínai."
Letonca "Tā man ir ķīniešu ābece"
Rumence "Parcă e chineză."
İspanyolca "Está en chino"
Ibranice "זה סינית בשבילי"

Peki Çinliler bu konuda ne düşünüyor?


聽起來像鳥語。/ 听起来像鸟语。 : Bu söylenen Kuşların dilinde
這是鬼畫符嗎?/这是鬼画符吗? : Bu yazılan Hayaletlerin sözü

demek suretiyle bilinmezliklere atıf yapıyorlar.

Bir çok Slav dilinde de "İspanyolca" metaforu kullanılıyor. Örneğin;

Hırvatça "To su za mene španska sela."
Çekçe "To je pro mě španělská vesnice."
Makedonca "За мене тоа е шпанско село"
Sırpça "То су за мене шпанска села."
Slovakça "To je pre mňa španielska dedina."
Slovence "To mi je španska vas"

ve son olarak
Mevzuya TÜRK kalanlar var mı?

elbette var!

Kıbrıslı Rumlar : Εν τούρτζικα που μιλάς; "Sen Türkçe mi konuşuyorsun?" deyimi ile,
İtalyanca'nın Venedik lehçesinde : Par mı xe turco. "Bu bana çok Türkçe.." deyimi ile

Türkçe'ye "anlaşılmazlık" göndermesinde bulunmaktadır.

21 Haziran 2015 Pazar

Türkiye'nin İller serüveni...1923'ten Bugüne...

Kaç adet ilimiz var?
Evet doğru bildiniz : 81 adet ilimiz var.

Şu an için...


Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana 
il olan ilçeleri, ilçe olan illeri
bir inceleyelim istedik.


Genç cumhuriyet 71 il ile yola çıktı bu serüvene...

1924 yılında : Artvin - Kars - Ardahan il yapıldı.

1926 yılında ise 74 olan il sayısı 63'e düşürüldü. 
Üsküdar,Beyoğlu,Çatalca,Gelibolu,Ardahan, Muş, Dersim, Siverek, Ergani ve Kozan 
ilçeye dönüştürüldü. Şeyh Sait isyanlarından sonra, Bingöl ilinin merkezi olan “Genç” ilçesi, ilçe yapılmış ve günümüzdeki Bingöl iline bağlanmıştır.

1927 yılında, Ağrı isyanları sonucunda, “Doğubayazıt” ili, ilçe yapılmış ve kazası olan “Karaköse” yani “Ağrı” iline bağlanmıştır.

1929 yılında ise ilginç bir oyuncu değişikliğine sahne olduk : Bitlis İli İlçe haline, Muş İlçesi il haline getirildi.

1933'te ise illeri ilçeye dönüştürmeye devam ettik : 
Aksaray, Cebelibereket(Osmaniye), Artvin, Şebinkarahisar, Hakkari İlçe oldu. 
Mersin ve Silifke illeri birleştirilerek İçel ili kuruldu.

1936'da Artvin, Dersim ve Hakkâri tekrar il oldu, yine aynı yıl Dersim'in adı Tunceli olarak değiştirildi. Dersim hakkındaki kanun ile “Hozat” il merkezi ilçe yapılmış ve günümüzdeki “Tunceli” iline bağlanmıştır.

1939 yılında Hatay'ın anavatana ilhakı ile 63. ilimiz oldu.

İdari bölünmemizde uzun bir sessizlik sonrası 1953 yılında Uşak İl oldu. Kırşehir İlçeye dönüştürüldü.

Kırşehir'in hikayesi ise ilginçtir : 20 Temmuz 1954 tarihinde Osman Bölükbaşı'yı tekrar Cumhuriyetçi Millet Partisi'nden milletvekili seçtiği için Kırşehir ilçe yapıldı 
Adnan Menderes konuyla ilgili mecliste 'Türkiye’nin hiçbir vilayetinde yüzde 3’ten fazla oy almayan bir partiye mensup milletvekilini iki seçimde de seçen Kırşehir’in, bir içtimai ve siyasi bünye itibariyle anormallik göstermekte olduğunu inkár etmek mümkün değildir, evet biz açık konuşuruz’ şeklinde konuşmuş ve Osman Bölükbaşı da cevaben; "Vilayeti kaldırdınız, bizi de kaldırın da zulmünüz tamam olsun" demiştir.)Nevşehir il, Kırşehir de Nevşehir iline bağlı bir ilçe haline getirilmiş Çiçekdağı ilçesi Yozgat'a, Kaman Ankara'ya, Hacıbektaş, Mucur ve Avanos da Nevşehir'e bağlanmıştır.
Kırşehir, 1 Temmuz 1957'de yine Adnan Menderes hükümeti tarafından tekrar il hâline getirilmiş ve Yozgat'ın Çiçekdağı, Ankara'nın Kaman ve Nevşehir'in Mucur ilçeleri tekrar dâhil edilmiştir.

1954'te Adıyaman , Sakarya, Nevşehir İlleri kuruldu. Yukaridaki Kırşehir vakasına benzer şekilde Adıyaman da Malatya'dan koparılarak il yapılşmıştır. 

Bu tür siyasi il ilçe değişimleri hakkında bkn: Politika'nın Cografî Hilesi..."GERRYMANDERING"...

1957'de Kırşehir' in il statüsü geri verildi.

Bu yıldan sonra tekrar otuz iki yıl boyunca il sayısında herhangi bir değişiklik olmadı.


Ta ki 1989'da Aksaray, Bayburt, Karaman ve Kırıkkale il yapılana değin..

 1990'da Batman ve Şırnak
 1991'de Bartın
1992'de Ardahan ve Iğdır
1995'te Yalova, Karabük ve Kilis.

Yalova'nın il olma müjdesini dönemin siyasetçesi Tansu Çiller şu diyalogla vermiştir:
“-sevgili yalovalılar… yedi yedi daha ne eder?
-on döört!!
-hayır… yedi yedi daha ne eder?
-kırk dokuuz!!!
-hayır… bugün günlerden ne?
-cumartesii!!
-hayır… bugün ayın kaçı?
-yedisii!!
-aylardan ne?
-temmuuz!!
-yedi yedi daha ne eder?….
- ??? 
(Yalova Plaka Kodu:77)”

1996'da Osmaniye il oldu. Böylece il sayısı seksene tamamlandı.

Ülkemizin il sayısı, Aralık 1999'da Düzce'nin il olması ile günümüzdeki 81 illi halini aldı.


24 Mayıs 2015 Pazar

Coğrafyamızdaki nükleer santraller (Belki de size Akkuyu'dan daha yakın bir nükleer santral vardır)


Malum 
uzunca bir süredir 
ülkemizde yapilacak ve yapilmasi muhtemel 
nükleer santraller hususunda 
bir polemik/tartisma devam etmekte...

Ülkemizin ilk santrali ise
Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS), 
Mersin’e  140 km uzaklıktaki Akdeniz kıyısında, 
Akkuyu mevkiinde inşa edilecektir. 
Akkuyu NGS,
 her biri 1200 MWe kurulu güce sahip 4 üniteden oluşacaktır.


Mayıs 2010'da Rusya ile Türkiye arasında yapılan anlaşma ile 
Rus Nükleer Şirketi ROSATOM tarafından 
"yap-işlet-devret" modeli ile hayata geçecektir. 
Temel atma töreni Nisan 2015'te yapılan santralın ilk ünitesinin 2020'de bitirilmesi planlanıyor.

3 Mayıs 2013'te ise Türkiye ve Japonya arasında 
imza edilen anlaşmaya binaen
 Japon Mitsubishi ve Fransız AREVA konsorsiyomu 
4800 MWe gücünde 4 NGS Sinop'ta inşa edecek.
 2017'de yapımına başlanılması düşünüle santral en erken 2023'te hizmete girecektir.

Bu gelişmelerden sonra özellikle GREENPEACE'in başı çektiği bir çok karşıt görüş ortaya atıldı. 


Bir nükleer santrala ihtiyacımız var mı tartışmasına girmeyerek,
 bu yazımızda acaba 
yakın coğrafyamızdaki diğer santraller hangi ülkede ve o ülkenin neresinde
 sorusuna cevap bulacağız. 



Zira nükleer bir felaket sınır kapınızda pasaport sorabileceğiniz bir olgu değil. (bkn. Chernobyl)
------


İlk durağımız ERMENİSTAN.


Metzamor Nükleer Santralı (Ermenice: Մեծամոր ատոմակայան), 
çevresindeki iller için tehlike arz eden ve Ermenistan'ın Metzamor şehrinde bulunan nükleer santral.


Santral 1977 yılında inşa edilmiştir. 
Her biri 408 MW e güce sahip WWER-440 /230 tıpı 2 uniteden oluşmaktadır.
 Santral Ermenistan'ın başkenti Erivan'a 32 km, Kars'a 100 km, Iğdır'a ise 30 km uzaklıktadır. 

Metzamor Nükleer Santralı bugün dünyadaki mevcut santraller içerisinde en güvensiz reaktör olma özelliğindedir.
 Nükleer santralın kurulma aşamasında Sovyet bilim insanları bu nükleer santralın Ağrı Dağı fay hattı üzerinde bulunması sebebiyle yapılmasına karşı çıkmışlardır.
 Yine aynı şekilde bu santralın bölgedeki yeraltı sularına radyasyon sızdırması ihtimali de o dönemde gündeme getirilmiştir. 
Ancak bu olumsuzlukları dikkate almayan Sovyet Bürokrasisi santralın yapımını onaylamıştır.
-------

Sırada BULGARİSTAN var.

NPP Kozloduy 5-6.jpg

Kozloduy Nükleer Enerji Santralı Romanya sınırına yakın, 
Tuna nehrinin bulunduğu bir şehir olan Kozloduy'un 5 kilometre (3.1 mi) doğusunda, Sofya'nın 200 kilometre (120 mi) kuzeyinde konumlanmış
 Bulgaristan'daki bir nükleer enerji santralıdır. 
Bölgedeki en büyük ve ülkedeki tek nükleer enerji santralıdır. İlk reaktörün inşası 6 Nisan 1970'de başladı.


Kozloduy NEŞ şu sıralar toplam üretimi 2000 MW/MWe olan 2 tane başınçlı su reaktörünü işletmektedir. Ünite 5 ve 6, sırasıyla 1987 ve 1991'de inşa edilen, VVER-1000 reaktörleridir. 2014'e kadar her biri 1100 MW'lik kapasiteye ulaşan bir üst modele geçilecek. Son verilen Belene NEŞ projesinden montajlı bir üniteyi kullanarak yedinci 1000'MW lik ünite kurulacaktır.
------

Trakya sınırımıza yakın bir diğer santral ise ROMANYA'da.


Çernavoda Nükleer Santralı 1980lerde ülkenin Karadeniz kıyısında Tuna Nehri deltasında kurulmuştur.


Ülke komünist dönemlerini yaşarken Çavuşesku tarafından Sovyetler Birliği'ne değil Kanadalılara yaptırması, döneminde Demir Perde arkasında ufak da bir gerginliğe sebep olmuştur.
-------

ÇERNOBİL denilince bugün dahi kötü hatıralar. o günleri yaşayanlar tarafından derinden hissediliyor.

Ama şöyle de bir gerçek var ki UKRAYNA'da Çernobil'den bize daha yakın ve şu an çalışır vaziyette iki santral daha bulunuyor.


Yüzhnoukrainsk(Konstantinovka) ve Zaporizhzhia Nükleer santralleri.

Hatta Zaporizhzhia NGS için Avrupa'nın en büyük santralı olduğunu not düşmeyi ihmal etmiyoruz.
--------


ve İRAN.

 Haber bültenlerinde ABD ile yaşadığı nükleer polemikler malum..

2011 yılında Bushehr NGS'nin hizmete girdiği açıklaması yapılmasına rağmen, İran'daki NGSleri bakımından net bir bilgi bulunmamaktadır.
-----

25 Nisan 2015 Cumartesi

ORTAK EGEMENLIK - KONDOMINYUM Nedir??


Kondominyum 
bir uluslararası hukuk terimi olup
 iki veya daha çok sayıda egemen gücün(yani devletin)
 bir politik bölgedeki bir arazi veya sınır bölgesinin egemenlik gücünün
bu bölgeyi ayrı milli bölgelere bölmeden,
 birlikte ortaklaşa yüklenildiği önerisi üzerinde resmen anlaşmaları
 ve 
bu ortak hakları birlikte yürütmeleridir.

 Latince köklü bir hukuk terimidir:

 com=birlikte + dominium=sahiplilik 

Teorik olarak mümkün olan bu hal,
 pratikte çok nadir karşımıza çıkmakta bugünün dünyasında...

ŞU GÜN MEVCUDİYETİ OLAN KONDOMINYUMLAR

1. HAZAR DENİZİ

Caspian Sea from orbit.jpg

Hazar Denizi uluslararası hukuka göre
 bu deniz etrafında sahilleri bulunan 5 ülkenin kondominiyumudur:
 Rusya, Azerbaycan, İran, Türkmenistan ve Kazakistan
acaba neden? =)


2. MOSEL NEHRİ

Schweicher Annaberg.jpg

Mosel Nehri ve bu nehre katılan nehir kolları Sauer ve Our, 
Almanya ile Lüksemburg ülkelerinin bir kondominiyumudur.
 Bu nehirler üzerindeki koprüler ve Lüksemburg'da "Schengen" de bulunan adanın bir kısmı bu kondominiyum idaresine aittir. 
Bu kondominiyum 1816'da taraflar arasında imzalanan bir antlaşma ile kurulmuştur.

AYRICA...

Arap yarımadasında bulunan küçük bir bölge Umman ile Birleşik Arap Emirliği  arasında birlikte kondominiyum olarak idare edilmektedir.

Orta Amerika kıstağında Fonseca Körfezi'inin bir kısmı
El Salvador, Honduras ve Nikaragua'nin üçlü kondominiyum statüsünde idare altındadır.

Güney Amerika'da Parana Nehri'nin bir kısmı 
 Brezilya ve Paraguay kondominiyum idaresi altındadır.

Avusturya, Konstanz Gölü'nün (adaları kapsamayan) büyük bir kısmının
 Avusturya, Almanya ve İsviçre arasındaki kondominiyum idaresi altında olduğunu kabul etmektedir. Bu görüşü Almanya ve İsviçre kabul etmemektedir.

TARİHTEKİ İLGİNÇ KONDOMINYUMLAR

Kıbrıs adası
 688'de yapılan bir antlaşma ile 688-965 arasında
 yaklaşık 280 yıl Bizans İmparatorluğu ile önce Emeviler sonra Abbasiler elinde bulunan halifelik arasında bir kondominyum olarak idare edilmiştir. 

-----------------------------------------------

 Bosna-Hersek 
1908 ile 1918 arasinda resmen
 Avusturya-Macaristan İmparatorluğu tarafından ilhak edildikten sonra,
 bu imparatorluğun çifte devleti olan Avusturya ile Macaristan arasında
 kondominiyum statüsü verilmişti.


---------------------------------------------------------------

1941 ile 1943 yıllarında, İkinci Dünya Savaşı sırasında,
 "Hırvatistan Bağımsız Devleti'nin statüsü 
"Nazi Almanyası" ve "Faşist İtalya" arasında birlikte kondominiyum idi.
 Bu statu 1943'de İtalya'nın harpten çekilmesi ile sona erdi.

----------------------------------------------------------------

Sudan 
1899 ile 1959 yılları arasında,
 Birleşik Krallık'ın ülkeyi Mehdi devletinin elinden almasında sonra, 
1882 itibariyle fiilen Britanya kontrolü altında bulunan
 Mısır ile Birleşik Krallık kondominiyum idaresi altında bulunmaktaydı.

--------------------------------------------------------

Andorra ki ismini mazlum futbol milli takımlarından aşinayız,
Fransız hukukuna göre , 
Fransa ile İspanya kondominiyomu olarak kabul edilmekteydi.
 Ancak Andorra'nın bir bağımsız devlet olduğu kabul edilmektedir. 
Ancak bu devletin devlet başkanlığı bu iki ülke arasında ortaklaşa yapılmaktadır.
-----------------------------------------------------------

2001'de Birleşik Krallık hükümeti İspanya ile olan anlaşmazlıkları ortadan kaldırmak için, Cebelitarık'in egemenliğinin
 Birleşik Krallık ve İspanya tarafından paylaşılmasını teklif etti 
ve
 bu teklifi 2002'de Cebelitarık halkına bir referendum olarak sundu.
 Bu referendumda Cebelitarık seçmenleri
 büyük çoğunlukla teklife hayır oyu verip 
Cebelitarık'in
 fiili olarak bir İspanya ile Birleşik Krallı kondominiyumu olmasını reddediler.


-------
(kaynak: wikipedi ve ordan burdan iste)


21 Mart 2015 Cumartesi

Bayraklar ve Renkleri



Bu yazımızda dünya üzerinde egemen devletlerin bayrakları hakkında
3 ilginç haritayı paylaşacağız...


Yukarıdaki haritada her ülkenin bayrak renklerinin birbiri ile karışması neticesinde elde edilen ortalama renk kullanılarak
ülkeler renklendirildi...


Bu haritada ise bayraklarında kırmızı olan ülkeler, allıklarının tonlarına göre boyanmış...

Kırmızılık oranı yüksek bayraklar:

Flag of the People's Republic of China ÇİN %97,63        
Flag of Morocco FAS %97,62        
Flag of Turkey TÜRKİYE %93,9

Trivia : Eğer Sovyetler Birliği bugün yaşıyor olsa idi %98 ile birincilik onlarda olacaktı..


Son haritamızda ise bayraklarında Kırmızı veya Mavi renk olmayan ülkeler gösterilmiş.,
İlginç olan şu ki,

Jamaika
Irlanda
Moritanya
Fildişi Sahilleri
Nijer
Nijerya
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi
Suudi Arabistan
ve
Pakistan bayraklarında hiç kırmızı veya mavi renk yok; ama 
hepsinde yeşil renk bulunmakta...

Bhutan
 ise
bayrağında hiç kırmızı,mavi ve yeşil renk barındırmamakta...
 ---

Ülkelerin bayraklarını merak edenler için Vikipedi ; http://tr.wikipedia.org/wiki/Ülke_bayrakları_listesi

Orta Doğu’da Petrol Neden Bu Kadar Çok?

Haziran 2017 itibari ile ortaya çıkan "Katar Krizi" ile yıllardır süre gelen bir Orta Doğu klişesi yine tekrarlandı: ORTA DOĞ...